Din Hizmetleri Genel Müdürlüğünün hazırladığı bu haftaki Cuma hutbesinin konusu “Kurban Bayramı: Allah’a yaklaşma sevincimiz” olarak belirlendi.
Muhterem Müslümanlar!
Hicretin ikinci yılıydı. Peygamber Efendimiz (s.a.s) ashabıyla birlikte birinci sefer kurban bayramını idrak edecekti. Allah ismine kurbanlar kesilecek, müminler büyük bir sevinçle birlik ve dirlik içinde bayram yapacaklardı. Bayramın coşku ve heyecanı herkesi sarmıştı. Allah Resûlü (s.a.s) namazgâha varınca ashabına selam verdi. Allah’a hamd ve sena ettikten sonra şöyle buyurdu: “Bugün birinci işimiz, bayram namazını kılmak, sonra dönüp kurban kesmektir. Kim bu türlü yaparsa sünnetimize uymuş olur.”
Aziz Müminler!
Kurban yalnızca kan akıtmak değil; takvaya ulaşma ve Allah’a yakın olma arayışıdır. İhlas ve içtenlikle Rahmân’a yönelişin sembolüdür. Allah sevgisinin tezahürü, Hak yolunda fedakârlığın nişanesidir. Şanlı Rabbimizin, “De ki: Elbet benim namazım, kurbanım, hayatım ve vefatım, âlemlerin Rabbi olan Allah içindir.” buyruğuna yürekten bağlılığın tabiridir.
Kurban bayramı ise Cenâb-ı Hakkın muttaki kullarına ihsanıdır. Hz. İbrahim’in imanını, Hz. Hacer’in sadakatini, Hz. İsmail’in sabır ve teslimiyetini kuşananlara ikramıdır.
Kıymetli Müslümanlar!
Bayram günlerini, ibadet şuuruyla geçirmenin uğraşında olalım. Allah’a yaklaşmanın sembolü olan kurbanlarımıza şefkat ve merhametle muamele edelim. Onları incitmemeye ihtimam gösterelim. Kurbanlarımızı resmi mercilerce belirlenen yerlerde keselim. “Temizlik imanın yarısıdır” buyuran Sevgili Peygamberimize kulak verelim. Her vakit olduğu üzere kurban kesiti esnasında ve sonrasında da etraf paklığına riayet edelim. Kurbanlık hayvanlarımızdan çıkabilecek hasta görünümlü et ve sakatatları derin çukurlara gömerek olası bulaşıcı hastalıklardan korunalım.
Değerli Müminler!
Bayramlar, Allah yolunda infak ve paylaşma günleridir. Bayramlar, hatırlama ve hatırlanma vakitleridir. O halde, komşunun, akrabanın, fakirin, yetimin ve muhtaçlık sahiplerinin de hakkını ve hatırını gözetelim. Maddi imkânlarımızın yanında onlarla sevgi ve muhabbetimizi de paylaşalım.
Bayramların özü sıla-i rahimdir. Anne babamızdan başlayarak aile büyüklerimizi ve dostlarımızı, akraba ve komşularımızı ziyaret ederek hayır dualarını alalım. Hastaları, yaşlıları ve kimsesizleri bayram sevincine ortak edelim. Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı ve gençlerimizi bayramın manevi ikliminden yoksun bırakmayalım.
Bayramlar iman kardeşliğinin tepeye ulaştığı müstesna vakitlerdir. Öyleyse kırılan kalpleri, darılan gönülleri, bayramın rahmeti ve hoşluğuyla imar edelim. Kardeşlerimizle aramızdaki çekişme ve küskünlüklere son verelim. Birliğimize ve kardeşliğimize ziyan veren kin ve hasetten, gıybet ve iftiradan uzak duralım.
Aziz Müslümanlar!
Bayramlar, ümmet olma şuurumuzu pekiştiren günlerdir. Bayramı kan ve gözyaşıyla karşılayan mazlum ve mağdur din kardeşlerimize kavli ve fiili dualarımızla takviye olalım. İslam beldelerinin huzur ve inanç içinde geçireceği bayramlar için Büyük Rabbimize niyazda bulunalım. Bu vesileyle kurban bayramını, ruhlarımızın sükûnetine, hanelerimizin rahmetine, ülkemizin ve İslam âleminin huzuruna vesile kılmasını Cenâb-ı Hak’tan niyaz ediyorum. Bayramımız mübarek olsun.